İmamoğlu Operasyonu Türkiye Ekonomisini Vurdu: Mahfi Eğilmez Değerlendirdi
18 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ve 19 Mart sabahı evine yapılan operasyonla gözaltına alınması ülke genelinde büyük tepkilere yol açtı. Operasyonlar sabah saatlerinde başladı ve geniş çaplı gözaltılar ile birlikte ulaşım kısıtlamaları ve valiliğin 4 günlük yasak kararı geldi. Bu durum piyasalarda büyük dalgalanmalara neden oldu.
Gözaltının ardından aylardır 36 TL seviyesinde stabil seyreden dolar/TL kuru hızla yükseldi ve önce 39, ardından 41 TL’yi gördü. Euro/TL kuru da 45 TL’ye çıkarken, gram altın 4000 TL’yi aştı. Borsa İstanbul’da yabancı yatırımcıların sert satışları nedeniyle devre kesici devreye girdi ve işlemler aralıklı olarak durduruldu. TL’nin hızla değer kaybetmesi Türkiye’nin ekonomik görünümünü olumsuz etkiledi.
MAHFİ EĞİLMEZ’DEN YORUM
Eski Hazine Müsteşarı ve iktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez, yaşanan gelişmelerin piyasalarda ciddi riskler oluşturduğunu belirtti. Eğilmez’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşıma göre, borsa ve döviz piyasalarında yaşanan dalgalanmalar Türkiye ekonomisi için olumsuz etkiler doğurdu. Borsa şirketlerinin piyasa değeri yaklaşık 2 trilyon lira eridi, yabancı yatırımcılar çıkış yaptı ve yerli yatırımcılar dövize yöneldi.
Dr. Eğilmez ayrıca gösterge faizin yüzde 37,09’dan yüzde 44,60’a yükseldiğini ve bu durumun Hazine’nin borçlanma maliyetini artırdığını belirtti.
HAZİNEDEKİ GELİŞMELER
Bir diğer önemli gelişme Türkiye’nin risk primindeki (CDS) artıştı. Eğilmez’e göre, CDS primi 250 baz puandan 328 baz puana yükseldi ve dış borçlanma maliyetlerini artırdı. Eğilmez, TCMB’nin kuru dengelemek için yoğun döviz satışı yaptığını ancak bu müdahaleler nedeniyle rezervlerde 25 milyar dolarlık azalma olduğunu ifade etti.
Bankacılık sektörünün de ciddi şekilde etkilendiğini belirten Eğilmez, sektörün toplamda yüzde 25 civarında değer kaybına uğradığını aktardı. TCMB’nin, rezerv erimesini ve risk primindeki artışı durdurmak için olağan dışı bir toplantı düzenleyerek faiz koridorunu genişletmek zorunda kaldığını belirtti. Gecelik borç verme faizi yüzde 44’ten yüzde 46’ya yükseltildi.
Ekonomik buhranın ardından uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan eleştirilerinin arttığını söyleyen Eğilmez, bu durumun ilerleyen dönemde kredi derecelendirme kuruluşlarının kararlarını da olumsuz etkileyebileceğinin altını çizdi.
More Stories
Merkez Bankası ile Bankalar Birliğinden değerlendirme toplantısı: İstikrar için her türlü araç etkin kullanılacak
Spot piyasada doğal gaz fiyatları! (23.03.2025)
CHP’li Aşkın Genç’in dinlediği kanser hastası emekliden üzen sözler